4000 yıl öncesine dayanan Kapadokya yer altı şehirlerinin oluşturulmasının tek bir amacı vardı, korku… Yeraltı kentleri, içine girilmesi çok zor olan, dar yolların geniş odalara açıldığı Derinkuyu, Kaymaklı ve Özkonak çevrelerinde yoğunlaşmışlardır. Bu alanda keşfedilen 4 ila 7 katlı yeraltı kentlerinin sayısı ise 36. Yeraltı kentleri aynı zamanda yörede bulunan hemen her eve gizli geçitlerle bağlı olduğu biliniyor. Kapıları ise, değirmen taşı şeklinde, insan boyunda ve sadece içerden açılabilen yöntem ile kapatılıyordu. Kimler kimlerden kaçıyorlardı? bunu bilmiyoruz ancak 2. ve 3. yüzyıllarda Roma’nın şerrinden kaçan ilk Hıristiyanların bu yer altı şehirlerinde yaşadıkları tahmin ediliyor.
85 metre derinliğinde, binlerce kişinin yaşayabileceği, mükemmel bir savunma sistemiyle hazırlanmış bu yerleşim yerleri kusursuz işleyen bir havalandırma sistemine sahipti. Isınmak için yakılan maddelerin dumanı kusursuz şekilde dışarıya çıkarken aynı oranda işleyen bir sistemle temiz hava içeriye doluyordu. Kayaların normalin altında kırılganlığa sahip olduğu bölgede bu derece sağlam yapıtlar nasıl oluşturuldu? Yeraltına gizlenen bu insanların yanlızca dünyalı düşmanlardan değil, uçan düşmanlardan da korktuğu yönünde de inanışlar da bulunuyor.
Kapadokya Derinkuyu
Kapadokya bölgesinin jeolojik oluşumu sayesinde inşa edilmiş sekiz katlı Derinkuyu Yeraltı Şehri, büyük bir topluluğu içinde barındıracak ve ihtiyaçlarını karşılayacak mekânlardan oluşuyor. Bölgede bulunan bir diğer örnek olan Kaymaklı Yeraltı Şehri’nden farklı olarak Derinkuyu’da bir misyonerler okulu, günah çıkartma yeri, vaftiz havuzu ve ilgi çekici bir kuyu da bulunuyor. Derinkuyu’nun ilk yerlileri Asur kolonilerine kadar uzanıyor. II. yüzyılda Roma İmparatorluğu’nun zulmünden kaçan ilk Hıristiyanlar Antakya ve Kayseri üzerinden Kapadokya’ya gelerek buraya yerleşmişler. Bölgedeki yeraltı şehirlerini kuran ilk Hıristiyanlar, girişleri kolayca fark edilemeyecek şekilde yapılmış bu şehirlerde saklanarak Romalı askerlerin zulmünden kurtulabilmişler.
Yeraltı şehirlerinde uzun süre dışarı çıkmadan yaşamak zorunda kalabilecekleri için erzak depoları, havalandırma bacaları, şarap imalathaneleri, kiliseler, manastırlar, su kuyuları, tuvaletler ve toplantı odaları yaparak alanlarını genişletmişler. Birbirine bağlı odalardan oluşan bu şehirlerde bazı odalar ancak bir insanın geçebileceği kadar dar tünellerle birbirine bağlanıyor. Tünellerin giriş çıkışlarında güvenlik nedeniyle tüneli kapatmak için kullanılan büyük taş silindirler var. Nevşehir- Niğde karayolu üzerinde ve Nevşehir’e 30 km. uzaklıkta bulunan Derinkuyu İlçesi’ndedir. Kaymaklı yeraltı şehrinde olduğu gibi burada da büyük bir topluluğu içinde barındıracak ve ihtiyaçlarını karşılayacak mekânlar vardır.