Tanzanya Okyanus Turu birinci sınıf bir sahil şeridi ve ona eşdeğer ölçüde vahşi bir hayatı aynı anda yaşamak isteyenler bu sene bura‘yı tercih ediyor. Her ikisi açısından da görkemli manzaralar sunan bereketli toprakların sahibi Zanzibar Takımadaları, ( ki pek çok yazar ve tatilci gelecekteki Mauritius olarak tanımlıyor) Hint Okyanusu’nun inanılmaz tonlardaki masmavi sularının okşadığı, pudra şekeri gibi bembeyaz ve ıssız kumsallarla kaplı. Dünyanın en güzel sahillerine sahip bura’nın daha az bilinen Mafya Adaları’nı ve Fanjove Adası’nı tercih edebilirsiniz. Üzerine bir de 5895 m ‘lik Kilimanjaro’ya tırmansanız kendinizi Afrika’nın tek hakimi gibi hissedersiniz. Tanzanya topraklarında yapılan kazılar sonucu. Bilinen en eski insan yerleşmeleri açığa çıkarıldı. Özellikle “İnsanlığın Beşiği” olarak bilinen Olduvai Boğazı’nda yapılan araştırmalarda ilk insan fosillerine erişildi. Buluntular arasında iki milyon yıldan fazla geçmişe sahip olan Zinyantropus fosilleri ve 3,6 milyon yıl ile bilinen en eski insan ayak izleri olan Laetoli ayak izleri yer almaktadır. Zaman ilerledikçe Basra Körfezi ve Batı Hindistan’dan gelen gezginler ve tüccarlar Tanzanya da dahil olmak üzere Doğu Afrika kıyılarını ziyaret etmeye başladı.
Tanzanya Fil Safari
bir üniter cumhuriyet olup, yirmi altı adet mikoa adı verilen bölgeden oluşur. Ülkenin başkanı Kasım 2015 tarihinden beri John Magufuli’dir. 1996’dan beri ülkenin başkenti Dodoma olduğu gibi, meclis başta olmak üzere resmî yapıları barındırır. Ancak bağımsızlık tarihinden 1996 yılına kadar, doğudaki kıyı metropolü olan Darüsselam, ülkenin başkentiydi. Günümüzde Darüsselam, birçok yönetim binasına ve resmî kuruluşa ev sahipliği yapsa da, sadece bir ticaret kenti olma görevini sürdürmektedir. Kent, ayrıca ülkenin en büyük limanına sahip olup, ülkenin denizyolu ulaşımının merkezidir. Tanzanya ismi, 26 Nisan 1964’da birleşerek bu bölge ‘yı oluşturan Tanganika Cumhuriyeti ve Zengibar ülkelerinin ilk hecelerinden esinlenerek verilmiştir. Yıllar boyunca süren başarısız bir Afrika sosyalizmi dönemi geçiren halk , bu dönem içinde toplu tarlalarda çalışmaları için başka yerlere yerleşmeye zorlandı. Bu dönemin ardından Tanzanya, dünyanın en az gelişmiş. Dış yardıma en çok gereksinim duyan ülkelerden biri haline geldi. 1980’lerin ortalarından beri Tanzanya, aşamalı olarak yeniliklerle tanışmaktadır.